to cultivate or make a garden

listen to the pronunciation of to cultivate or make a garden
English - Turkish

Definition of to cultivate or make a garden in English Turkish dictionary

garden
{i} bahçe

Bahçe, evin önündedir. - The garden is in front of the house.

Bahçede bir tavşan koşuyor. - A rabbit is running in the garden.

garden
{i} park

Park içinde bir heykel bahçesi var. - There's a sculpture garden inside the park.

Bazı bahçıvanlar parkta açelyalara bakarlar. - Several gardeners look after the azaleas in the park.

garden
bostan
garden
market garden bostan
garden
s alelade
garden
botanical garden bitkilerin sergilendiği bahçe
garden
park/bahçe
garden
bahçey

Bahçeyi kim tahrip etti? - Who destroyed the garden?

Biz bahçeye bitki diktik. - We have planted the garden.

garden
garden party gardenparti
garden
Garden of Eden cennet bahçesi
garden
bahçıvanlık yapmak
garden
bahçeyle uğraşmak
garden
{f} bahçe işiyle uğraş
garden
bahçede çalışmak

Babamın bir dinlenmeye ihtiyacı var. O üç saattir bahçede çalışmaktadır. - Dad needs to take a rest. He's been working in the garden for three hours.

garden
(fiil) bahçe işiyle uğraşmak
garden
kitchen garden sebze bahçesi
garden
bahçede çalış

Tom bahçede çalışırken uzun kollu giyer. - Tom wears long sleeves when working in the garden.

Bahçede çalışırken elbiselerimi yırtarım. - I tear my clothes when I work in the garden.

garden
{s} bahçe ile ilgili
garden
{f} bahçede çalışmak, çiçeklerle uğraşmak
English - English
{v} garden
to cultivate or make a garden

    Hyphenation

    to cul·ti·vate or make a gar·den

    Turkish pronunciation

    tı kʌltıveyt ır meyk ı gärdın

    Pronunciation

    /tə ˈkəltəˌvāt ər ˈmāk ə ˈgärdən/ /tə ˈkʌltəˌveɪt ɜr ˈmeɪk ə ˈɡɑːrdən/
Favorites