Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

to cover (something) with a sauce (usually in passive)

listen to the pronunciation of to cover (something) with a sauce (usually in passive)
English - Turkish

Definition of to cover (something) with a sauce (usually in passive) in English Turkish dictionary

nap
şekerleme

Sürekli şekerleme yapıyordu. - She was taking a nap all the time.

Tom, akşam yemeğinden önce bir şekerleme yapmak istedi. - Tom wanted to take a nap before dinner.

nap
kısa uyku
nap
şekerleme yapmak

Şekerleme yapmak istiyorum. - I want to take a nap.

Tom bir şekerleme yapmak istiyordu. - Tom wanted to take a nap.

nap
faydalan(mak)
nap
{i} uyku

Biraz kestirmek için uzandım ve iki saatlik bir uykuya daldım. - I laid down for a short nap and fell asleep for two hours.

Neden bir uyku çekmeye gitmiyorsun? - Why don't you go take a nap?

nap
(Askeri) OF THE EARTH FLIGHT: YALAMA UÇUŞU: Genel olarak arazi eğrileri takip edilmekle beraber, bitki ve arızaların müsaadesi nispetinde, yere yakın olarak yapılan uçuş. Pilot, uçuşa çıkmadan önce, bilinen arazi arızalarına dayanarak, uzunluğuna ekseni hedef istikametini gösteren geniş bir hareket koridoru planlar. Uçuş sırasında, kendi genel hareket istikametini muhafaza etmekle beraber, arazi, bitki ve suni arızaların sağladığı örtü ve gizlemeden azami şekilde faydalanmak üzere, önceden planladığı koridor dahilinde zigzag ve dolambaçlı bir rota takip eder. Yalama uçuşu, düşman keşif, gözetleme ve ateş gücüne karşı azami örtü ve gizleme temin etmek suretiyle, baskın ve kaçınma manevrası yapma imkanı verir. Bak. "terrain flight"
nap
Onu gafil avladım
nap
{f} kestirmek

Tom öğleden sonra kestirmek istediğini söyledi. - Tom said he wanted to take an afternoon nap.

Biraz kestirmek için uzandım ve iki saatlik bir uykuya daldım. - I laid down for a short nap and fell asleep for two hours.

nap
I caught him napping
nap
hafif kısa uyku
nap
hav/şekerleme
nap
{f} içi geçmek
nap
{f} tüylendirmek (kumaş)
nap
hafif uykuya dalmak
nap
{f} uyuklamak
nap
(isim) şekerleme, kestirme, uyku, kısa uyku, hav, tüy (kumaş)
English - English
nap

Vanilla ice cream topped with a poached or canned pear half, napped with chocolate sauce, and garnished with toasted sliced almonds.

to cover with
{v} loom
to cover with
{v} loam
to cover (something) with a sauce (usually in passive)
Favorites