to commit robbery or theft

listen to the pronunciation of to commit robbery or theft
English - Turkish

Definition of to commit robbery or theft in English Turkish dictionary

bribe
rüşvet vermek

Tom rüşvet vermekle suçlandı. - Tom has been accused of bribery.

bribe
{f} rüşvet ver

Şirketin Başkanı Devlet Bakanına rüşvet verdi. - The president of the company bribed the government minister.

Boş yere tanığa rüşvet vermeye yeltendiler. - They attempted in vain to bribe the witness.

bribe
rüşvet

Acemi asker skandalı kamu görevlilerini ve rüşvet olarak RecruitCoscom'dan gizli payları alan politikacıları ilgilendiren bir rüşvet skandalıdır. Hisseler sürekli yükseliyordu. - The Recruit scandal is a corruption scandal concerning public officials and politicians who accepted as bribes undisclosed shares from the RecruitCoscom company. The shares had been rising steadily.

Aramızda kalsın, o rüşvet nedeniyle görevden alındı ​​. - Between ourselves, he was dismissed for bribery.

bribe
briberyrüşvetçilik
bribe
{f} para yedirmek
bribe
(isim) rüşvet
bribe
rüşvet teklif etmek veya vermek
bribe
{f} ayartmak
English - English
bribe
To commit robbery
rob
To commit robbery
rifle
to commit robbery or theft

    Hyphenation

    to com·mit rob·be·ry or theft

    Turkish pronunciation

    tı kımît räbıri ır theft

    Pronunciation

    /tə kəˈmət ˈräbərē ər ˈᴛʜeft/ /tə kəˈmɪt ˈrɑːbɜriː ɜr ˈθɛft/
Favorites