İşini bitirdikten birkaç dakika sonra, o yatmaya gitti.
- A few minutes after he finished his work, he went to bed.
İşi bitirdikten sonra uğrayacağım.
- I'll come over after I finish the work.
Tom bitiş çizgisini geçerken sıcak ve yorgun görünüyordu.
- Tom looked hot and tired as he crossed the finish line.
Bitiş çizgisini en son geçen oydu.
- She was the last to cross the finishing line.
Bir ayda işi tamamen bitirmek imkansız.
- It is utterly impossible to finish the work within a month.
Tom evi bitirmek için ne kadar çok paraya ihtiyacı olacağını hesaplıyor.
- Tom is estimating how much money he'll need to finish the house.
Raporla işim bitmek üzere.
- I'm just about finished with the report.
Burada işimiz neredeyse bitmek üzere.
- We're just about finished here.
Birkaç son rötuş eklerim.
- I add a few finishing touches.
Son rötuşları ekleyeceğim.
- I'll add the finishing touches.
Ebeveynlerimin evine gelmek ister misin?
- Would you like to come to my parents' house?
Evime gelmek için zahmet etmeyin.
- Don't bother to come to my house.