to close one's eyes

listen to the pronunciation of to close one's eyes
English - Turkish

Definition of to close one's eyes in English Turkish dictionary

wink
göz kırpmak
wink
{f} kırpmak
wink
{i} göz kırpma

Dün gece göz kırpmadan uyumadığına bahse girerim. - I'll bet you didn't sleep a wink last night.

Tom, Mary'nin ona göz kırpmasını bekledi. - Tom expected Mary to wink at him, but she didn't.

wink
parıltı
wink
ışıltı
wink
parıldayıp sönmek
wink
çok kısa süre
wink
parıldamak
wink
{f} göz kırp

Tom Ken'e göz kırpıyor. - Tom is winking at Ken.

Bir göz kırpma onun tek cevabıydı. - A wink was his only answer.

wink
{i} an
wink
{f} pırıldamak
wink
{i} göz işareti
wink
(fiil) gözetmek, göz yummak, kırpmak, göz kırpmak, yanıp sönmek, titreyerek parlamak, pırıldamak
wink
{f} yanıp sönmek
wink
{f} (at) (-e) göz kırpmak, (-e) göz kırparak işaret etmek
wink
göz etme
wink
{f} İng. (farları)
wink
{i} gözetme
English - English
wink
To ignore
shut one's eyes; be blind to what's happening around one, ignore what is going on
to close one's eyes

    Turkish pronunciation

    tı klōs wʌnz ayz

    Pronunciation

    /tə ˈklōs ˈwənz ˈīz/ /tə ˈkloʊs ˈwʌnz ˈaɪz/
Favorites