Peter, çocuksu kızlardan bıktı ve gerçekten olgun bir kadınla tanışmak istedi.
- Peter was fed up with childish girls and wanted to meet a really mature woman.
Kız yeğenim yaşına göre çekici ve olgundur.
- My niece is attractive and mature for her age.
Sen açıkça olgunlaştın.
- You've obviously matured.
Her kişi kendi hızında olgunlaşır.
- Each person matures at his own pace.