Sadako'nun şimdi yapabileceği bütün şey kağıttan vinçler yapmak ve bir mücize beklemekti.
- All Sadako could do now was to make paper cranes and hope for a miracle.
Bir vinç ağır inşaat malzemelerini kaldırır.
- A crane raises heavy construction materials.
Onun sınıf arkadaşları onunla birlikte bin tane gömülsün diye 356 turna kuşu katladı.
- Her classmates folded three hundred and fifty-six cranes so that one thousand were buried with her.
Bana bir kağıt turna kuşu yapar mısın?
- Will you make me a paper crane?