to cause to move through the air, to transport by air

listen to the pronunciation of to cause to move through the air, to transport by air
English - Turkish

Definition of to cause to move through the air, to transport by air in English Turkish dictionary

fly
{i} uçuş

Elektrik prizinden uçuşan kıvılcımlar var. - There are sparks flying out of the electric socket.

Bir kuşun gökyüzünde uçuşunu gördüm. - I saw a bird fly across the sky.

fly
{i} olta sineği
fly
(Tekstil) uçuntu
fly
uçurmak

Bir helikopteri uçurmak kolay değildir. - Flying a helicopter isn't easy.

Uçurtmalar uçurmak tehlikeli olabilir. - Flying kites can be dangerous.

fly
uçmak

Ben bulutların üzerinde uçmak istiyorum. - I want to fly above the clouds.

Karanlıkta araba sürmek uçmak gibidir. - Driving in the dark feels like flying!

fly
tüymek
fly
-den kaçmak
fly
uçup gitmek
fly
jet gibi gitmek
fly
beysbol vurulup havaya kaldırılan top
fly
{f} kaçmak
fly
{i} açıkgöz
fly
{f} atlayarak aşmak
fly
(fiil) uçmak, uçuşmak, dalgalanmak, havalanmak, savrulmak, saçılmak, atılmak, kaçmak, firar etmek, uçurmak, uçakla gitmek, atlayarak aşmak, üzerinden atlamak
fly
{f} çok çabuk gitmek
fly
{f} atılmak
fly
(Tıp) İki kanatlı küçük böcek, sinek
fly
sürat regülatorü
fly
{f} firar etmek
English - English
fly

Each day the post flies thousands of letters around the globe.