to cause great harm to. (a punishing blow)

listen to the pronunciation of to cause great harm to. (a punishing blow)
English - Turkish

Definition of to cause great harm to. (a punishing blow) in English Turkish dictionary

punish
{f} cezalandırmak

Tom beni cezalandırmak istedi. - Tom wanted to punish me.

O sadece sorumluları cezalandırmak istedi. - She wished to punish only those responsible.

punish
cezaya çarptırmak
punish
{f} ceza vermek
punish
hakkından gelmek
punish
oymak
punish
hesabını görmek
punish
cezalandır

Öğrenci sigara içtiği için cezalandırıldı. - The pupil was punished for smoking.

Öylesine bir şeyi bir kez çok sık yaparsın ve cezalandırılırsın. - You do such a thing once too often and get punished.

punish
hırpalamak
punish
tekdir
punish
şiddetle dövmek
punish
{f} azarlamak
punish
hırpalamak punishablecezalandırılır
punish
cefa
punish
ıstırap çektirmek
punish
cezaya layık
punish
{f} silip süpürmek
punish
eziyet
punish
tekdir etmek
punish
{f} dayak atmak
punish
{f} yalayıp yutmak
English - English
punish
To cause harm
hinder
to cause great harm to. (a punishing blow)
Favorites