English - Turkish
Definition of to cause (a person or thing) to move in circles or through a circuit in English Turkish dictionary
- circulate
- {f} deveran etmek
- circulate
- {f} dolaştırmak
- circulate
- {f} tedavül etmek
- circulate
- dolaşım
- circulate
- tedavülde olmak
- circulate
- tamim etmek
- circulate
- dolaşmak
- circulate
- dolaş
Bu dergi yaygın olarak dolaşır.
-This magazine circulates widely.
Kabulde masadan masaya dolaştı.
-He circulated from table to table at the reception.
- circulate
- yaymak
- circulate
- {f} yayılmak
- circulate
- x dolaş/yay/yayıl/tur at
- circulate
- {f} 1. (havanın/sıvının) akımı/dolaşımı olmak; (kan/hava) dolaşmak; (motordaki sıvı) devridaim yapmak; (havanın/sıvının) akımını/dolaşımını
- circulate
- (fiil) dolaşmak, deveran etmek, devretmek, tedavül etmek, yayılmak, yaymak, dolaştırmak; tedavül ettirmek
- circulate
- deveran etmek dolaşmak
- circulate
- {f} tedavül ettirmek
Related Terms
English - English
Definition of to cause (a person or thing) to move in circles or through a circuit in English English dictionary
- circulate
to cause (a person or thing) to move in circles or through a circuit
Hyphenation
to cause (a per·son or thing) to move in circles or through a cir·cuitPronunciation
Resimler
Favorites