to bring up, breed, instruct

listen to the pronunciation of to bring up, breed, instruct
English - Turkish

Definition of to bring up, breed, instruct in English Turkish dictionary

educate
{f} eğitmek

O, çocuklarını eğitmek için saçını süpürge etti. - She took pains to educate her children.

educate
öğretmek
educate
okutmak
educate
eğit

Son analizlerde, metotlar çocukları eğitmezler; insanlar eğitir. - In the last analysis, methods don't educate children; people do.

İyi kahveyi kötü kahveden ayırt etmek için dilini eğitmelisin. - You must educate your tongue to distinguish good coffee from bad.

educate
öğretmen
educate
educated öğrenim görmüş
educate
eğitmek ve öğretmek
educate
{f} terbiye etmek
educate
{f} öğrenim gördürmek
educate
tahsilli

Tom oldukça tahsilliydi ve birkaç dili akıcı şekilde konuşurdu. - Tom was highly educated and spoke several languages fluently.

educate
educator eğitmen
educate
öğrenim yaptırmak
educate
aydın
educate
{f} yetiştirmek
educate
talim etmek
English - English
{v} educate
to bring up, breed, instruct
Favorites