to bring into a certain order, arrangement, classification, etc

listen to the pronunciation of to bring into a certain order, arrangement, classification, etc
English - Turkish

Definition of to bring into a certain order, arrangement, classification, etc in English Turkish dictionary

reduce
düşürmek

O mallarının fiyatını düşürmek zorunda kaldı. - He had to reduce the price of his wares.

Başkan Arthur gümrük vergilerini düşürmek istedi. - President Arthur wanted to reduce the tariffs.

reduce
{f} küçültmek
reduce
azaltmak

Bu şirket çevresel kaplama alanını azaltmak için yeni teknolojiler kullanıyor. - This company is using new technologies to reduce its environmental footprint.

Bu ay harcamalarımı azaltmak zorundayım. - I have to reduce my expenses this month.

reduce
{f} sarsmak
reduce
{f} haline getirmek
reduce
aza indirmek
reduce
aza indirgemek
reduce
boyun eğdirmek
reduce
zayıflamak
reduce
{f} azaltmak, indirmek, düşürmek; küçültmek
reduce
tertip etmek
reduce
redüklemek
reduce
{f} eritmek [met.]
reduce
azalt,indirge
reduce
organları normal yerine getirmek
reduce
{f} kısaltmak
reduce
{f} ergitmek
reduce
{f} dönüştürmek
reduce
kanuni şekilde iptal etmek
English - English
reduce