English - Turkish
Definition of to blow in gusts in English Turkish dictionary
- gust
- {i} fırtına
Ani bir fırtınadan dengesini kaybettiği için, ip cambazı ölümüne düştü.
-Losing his balance from a sudden gust of wind, the tightrope walker fell to his death.
- gust
- kuvvetli rüzgar
- gust
- (Meteoroloji) hamle
- gust
- (Askeri) civarina
- gust
- rüzgar
Şiddetli rüzgarlar yüksek profilli araçlar için seyahati tehlikeli yapıyorlar.
-Gusty winds are making travel hazardous for high profile vehicles.
Bir rüzgar esintisi Curdken'in şapkasını uçurdu, ve o onu tepe ve vadinin üzerinde kovalamak zorunda kaldı.
-A gust of wind blew Curdken's hat away, and he had to chase it over hill and dale.
- gust
- (Askeri) sağanak
- gust
- rüzgârın ani olarak şiddetle esmesi
- gust
- {i} rüzgârın ani ve sert esmesi
- gust
- {i} yağmurun bastırması
- gust
- taşkınlık/bora
- gust
- {i} ani rüzgâr
- gust
- {i} bora
- gust
- {i} duygusal patlama
- to blow in
- çıkıp gelmek
Related Terms
English - English
Definition of to blow in gusts in English English dictionary
- gust
to blow in gusts
Turkish pronunciation
tı blō în gʌstsPronunciation
/tə ˈblō ən ˈgəsts/ /tə ˈbloʊ ɪn ˈɡʌsts/
Resimler
History
Favorites