Hem Tom hem de Mary kamp yapmaktan hoşlanıyor.
- Both Tom and Mary like camping.
Su olmayan bir yerde kamp yapmak imkansızdır.
- Camping is impossible where there is no water.
Bu, kamp kurmak için iyi bir yere benziyor.
- This looks like a good spot to set up camp.
Biz kalacak bir yer bulamazsak dışarıda kamp kurmak zorunda kalacağız.
- We'll have to camp out if we can't find a place to stay.
Tom tek başına kamp yapmaya gitmenin eğlenceli olmayacağına karar verdi.
- Tom decided that it wouldn't be much fun to go camping alone.
Tatil boyunca orada kamp yaptık.
- We camped there over the holiday.