to beget, produce, copulate, engender

listen to the pronunciation of to beget, produce, copulate, engender
English - Turkish

Definition of to beget, produce, copulate, engender in English Turkish dictionary

gender
{i} cinsiyet

Tom geleneksel cinsiyet rollerine inanır. - Tom believes in traditional gender roles.

Cinsiyet temelli ayrımcılık yasaklanmıştır. - Discrimination on the basis of gender is prohibited.

gender
müennes
gender
müzekker
gender
ismin cinsi
gender
common gender her iki cins için ortak olan kelime
gender
{i} cins

Eskiden cinsiyetin doğuştan kazanıldığını savunanlardandım, ama artık ikili cinsiyet sistemine çok karşıyım. - I used to be really cis, but by now I've become pretty genderqueer.

Cinsiyet temelli ayrımcılık yasaklanmıştır. - Discrimination on the basis of gender is prohibited.

gender
cansız
gender
feminine gender dişil
gender
{i} k.dili. cinsiyet
gender
{i} isim cinsi
gender
neuter gender camit
gender
(Sosyoloji, Toplumbilim) (toplumsal) cinsiyet
gender
{i} dilb. cins
gender
masculine gender eril
gender
nötr
English - English
{v} gender
to beget, produce, copulate, engender
Favorites