Sevmek kolay fakat sevilmek zordur.
- It is easy to love, but hard to be loved.
Sevmek ve sevilmek en büyük mutluluk.
- To love and to be loved is the greatest happiness.
Aşk, sürekli olarak gizem ve sefalettir.
- Love is mystery and misery indefinitely.
Aşk onu rüyalarında görmektir.
- Love is seeing her in your dreams.
Anne sevgisi en muhteşem şeydir.
- Maternal love is the greatest thing.
Yoksulluk kapıdan içeri girdiğinde, sevgi pencereden dışarı uçar.
- When poverty comes in at the door, love flies out the window.
Onun sevgilisi İngiliz hükümeti için çalışan bir casus.
- Her lover is a spy working for the British government.
Maury Povich'e gelen insanlar genellikle sevgililerinin onları aldattıkları ile ilgili önemli iddialarda bulunmaktadırlar.
- The people who come on the Maury Povich show often make pretentious claims about their lovers cheating on them.
O, benim erkek arkadaşım değil, sadece yararı olan platonik aşk.
- He's not my boyfriend, it's just platonic love with benefits!
Yaramaz oğul, babasını sevdi.
- The mischievous son loved his dad.
Kime aşık olmak istersin?
- Who would you like to fall in love with?
Sana âşık olmaktan kendimi alamadım.
- I couldn't help but fall in love with you.
Biz komşularımızı sevmeliyiz.
- We should love our neighbors.
Hiç kimse onun onu sevip sevmediğini bilmiyor.
- No one knows if he loves her or not.
I love what you've done with your hair.