Norveç'te yaşanan katliam ve son günlerde İngiltere'deki ayaklanma ve yağma, dünyanın içine sürüklendiği durum itibarı ile dehşet vericidir.
- The massacre in Norway and the recent rebellion and the booty in England, are dreadful in consideration of the circumstances that the world drifted into.
Kedilerin su korkusu vardır.
- Cats have a dread of water.
Böyle korkutucu bir filmi ilk defa görüyorum.
- This is the first time I've seen such a dreadful movie.
Planında olmak istiyorum.
- I want to be in your plan.
İlerde ne olmak istiyorsun?
- What do you want to be in the future?
Bu sabah hava berbat.
- This morning the weather is dreadful.