Tom çok sık öğle yemeğinden sonra bir saat şekerleme alır.
- Tom very often takes a nap for an hour after lunch.
Sürekli şekerleme yapıyordu.
- She was taking a nap all the time.
Bir şekerleme yapmak istedim.
- I wanted to take a nap.
Tom, akşam yemeğinden önce bir şekerleme yapmak istedi.
- Tom wanted to take a nap before dinner.
Planında olmak istiyorum.
- I want to be in your plan.
O anda Boston'da olmak müthiş heyecan vericiydi.
- It was tremendously exciting to be in Boston at that time.
Biraz kestirmek için uzandım ve iki saatlik bir uykuya daldım.
- I laid down for a short nap and fell asleep for two hours.
Birkaç saatlik uyku sana iyi gelecektir.
- A few hours nap will do you good.
Biraz kestirmek için uzandım ve iki saatlik bir uykuya daldım.
- I laid down for a short nap and fell asleep for two hours.
Öğleden sonra kestirmek isteyebilirsin.
- You might want to take an afternoon nap.