to be firmly fixed; to be established

listen to the pronunciation of to be firmly fixed; to be established
English - Turkish

Definition of to be firmly fixed; to be established in English Turkish dictionary

root
{i} kök

Para bütün kötülüğün köküdür. - Money is the root of all evil.

Bu ağacın kökleri derinlere uzanıyor. - The roots of this tree go down deep.

root
kökten
root
çatı
root
köklendirmek
root
kökü olmak
root
karıştırmak
root
kökünü kazımak
root
köklenmek
root
kaynak
root
(Bilgisayar) Alan barındırma hizmetlerinde yayınlanacak dosyaların atılması gereken ana, kök dizin
root
kök,v.köklen: n.kök
root
(Tıp) Kök (diş, kıl, tırnak, bitki vs), radix
root
dili desteklemek
root
merkez
root
kök tutmak
root
{i} akortta temel nota
root
root up kökünden sökmek
root
{f} burnu ile eşelemek
root
{i} temel

Problemin temeline gitmeliyiz. - We must get to the root of the problem.

root
{f} yerleşmek
English - English
root
to be firmly fixed; to be established
Favorites