to be caught by the police

listen to the pronunciation of to be caught by the police
English - Turkish

Definition of to be caught by the police in English Turkish dictionary

bag
{i} torba

Ne yazık ki, Tom kediyi torbadan dışarı çıkarttı. - Unfortunately, Tom let the cat out of the bag.

Onu benim için bir alışveriş torbasına koyar mısınız? - Could you put it in a shopping bag for me?

bag
{i} poşet

Dan bir çöp poşetiyle Linda'yı boğarak öldürdü. - Dan smothered Linda with a trash bag.

Tom cebinden bir şeker poşeti çıkardı ve Mary'ye biraz teklif etti. - Tom pulled out a bag of candy from his pocket and offered some to Mary.

bag
{i} çanta

Çantam çok eski. Yeni bir tane almalıyım. - My bag is too old. I must buy a new one.

Ona çantamızı taşıttık. - We got him to carry our bag.

bag
{i} sevimsiz kadın
to be caught
yakalanmak

Yakalanmak istemedim. - I didn't want to be caught.

Yakalanmak istemiyorum. - I don't want to be caught.

bag
yığınla
bag
çuval
bag
yürütmek
bag
bir çuval
bag
(hayvan) öldürmek
bag
bag and
bag
{f} torbaya koymak
bag
{f} torbalamak, çuvala koymak
bag
argo bir paket esrar
bag
{f} torbalanmak
bag
{i} çekilmez kadın
bag
{f} yakalamak
bag
{f} germek
bag
torbaya veya çuvala koymak
bag
{f} aşırmak
to be caught
ele geçmek
to be caught
yakayı ele vermek
English - English
bag
caught by the police
{s} nailed
to be caught by the police

    Hyphenation

    to be caught by the po·lice

    Turkish pronunciation

    tı bi kôt bay dhi pılis

    Pronunciation

    /tə bē ˈkôt ˈbī ᴛʜē pəˈlēs/ /tə biː ˈkɔːt ˈbaɪ ðiː pəˈliːs/
Favorites