to be a good, acceptable reason for

listen to the pronunciation of to be a good, acceptable reason for
English - Turkish

Definition of to be a good, acceptable reason for in English Turkish dictionary

justify
{f} savunmak
justify
(Bilgisayar) blokla iki yana yaslamak
justify
suçsuzluğunu kanıtlamak
justify
(Bilgisayar) kenara yanaştırmak
justify
(Matbaacılık, Basımcılık) sayla yanaştırmak
justify
(Bilgisayar) sayfa yanaştırmak
justify
gerekçelemek
justify
(Bilgisayar) yanaştırma
justify
haklı göstermek
justify
haklı çıkarmak

Kararını haklı çıkarmak zorunda değilsin. - You don't have to justify your decision.

justify
doğrula
justify
{f} doğrulamak
justify
açıkla
justify
{f} düzeltmek
justify
{f} ayarlamak
justify
{f} hak vermek
justify
{f} aklamak
justify
{f} satır uzunluğunu ayarlamak
justify
suçsuzluğunu ispat etmek
English - English
justify

Nothing can justify your rude behaviour last night.

to be a good, acceptable reason for
Favorites