to assume false or disingenuous appearances

English - Turkish

Definition of to assume false or disingenuous appearances in English Turkish dictionary

Related Terms

front

{f} yönelmek

front

{f} cephesini düzenlemek

front

önünde bulunmak

front

hareket

Sürücü, önündeki araç hareket etmediği için bağırıyordu. - The driver was shouting because the car in front of him wasn't moving.

front

-e bakmak

front

tavır

front

davranış

front

çehre

front

önemli mevki

front

ön saf

front

{i} (savaşta) cephe

front

{i} (göl, deniz v.b.'ne ait) kıyı, kenar

front

{f} on -e

front

{f} yol göstermek

front

{i} alın

Danışmadan başka bir randevu alın. - Make another appointment at the front desk.

front

{f} dönmek

front

yol kenarı

front

{i} paravan şirket

front

(fiil) bakmak, dönmek, yönelmek, karşı olmak, önderlik etmek, yol göstermek, cephesini düzenlemek

English - English

Definition of to assume false or disingenuous appearances in English English dictionary

front

You know damned straight what this is about, or you ain't as smart as you been frontin'.

Hyphenation

to as·sume false or dis·in·ge·nu·ous appearances

Turkish pronunciation

tı ısum fôls ır dîsîncenyuıs ıpîrınsız

Pronunciation

/tə əˈso͞om ˈfôls ər dəsənˈʤenyo͞oəs əˈpərənsəz/ /tə əˈsuːm ˈfɔːls ɜr dɪsɪnˈʤɛnjuːəs əˈpɪrənsəz/