to assist, forward, promote, advance

listen to the pronunciation of to assist, forward, promote, advance
English - Turkish

Definition of to assist, forward, promote, advance in English Turkish dictionary

further
daha ileri

Daha ileri yürüyemeyecek kadar çok yorgunum. - I'm too tired to walk any further.

Ben daha ileri yürüyemem. - I can't walk any further.

further
ilâveten
further
ilerlemesini sağlamak
further
ileri

Daha ileri yürüyemeyecek kadar çok yorgunum. - I'm too tired to walk any further.

Ben daha ileriye gidemem. - I can't go any further.

further
daha

İçeriye girmek ve bunu daha fazla görüşmek için bir randevu al lütfen. - Please make an appointment to come in and discuss this further.

O benden daha ileriye yüzebilir. - She can swim further than I can.

further
daha ilerde
further
üstelik
further
başka bir

Başka bir işlem yapılmayacaktır. - No further action will be taken.

Söyleyecek başka bir şeyin var mı? - Do you have anything further to say?

further
başka

Başka gecikmelerden kaçınmalıyız. - We need to avoid any further delays.

Söyleyecek başka bir şeyin var mı? - Do you have anything further to say?

further
başka yere
further
daha fazla

Daha fazla bir indirim talep ederseniz, ödeme koşullarını değiştirmeyi öneririz. - If you request a further discount, we suggest changing the terms of payment.

O, beni daha fazla sorumluluktan kurtarıyor. - That absolves me from further responsibility.

further
bun dan başka
further
{s} ötedeki, uzaktaki, daha uzak
further
f ilerletmek
further
{s} ötedeki
further
yardım et mek furthermore z bundan başka
further
(zarf) daha ileri, daha fazla, ileri, ileride, öte, ötede, öteye, ayrıca, bundan başka
further
{s} ileriki
English - English
{v} further
to assist, forward, promote, advance
Favorites