to arrange data within a spreadsheet to a predetermined set of criteria

listen to the pronunciation of to arrange data within a spreadsheet to a predetermined set of criteria
English - Turkish

Definition of to arrange data within a spreadsheet to a predetermined set of criteria in English Turkish dictionary

sort
{f} sınıflandırmak
sort
{i} tür

Bu tür iş çok sabır gerektirir. - This sort of work calls for a lot of patience.

O tür şeyi ne tip insan yapardı? - What sort of person would do that kind of thing?

sort
{i} çeşit

Tokyo'da her çeşit millet yaşar. - All sorts of people live in Tokyo.

Bugün ne çeşit televizyon programları var? - What sort of television programs are on today?

sort
{i} punto
sort
{f} ayıklamak

Onun kağıtlarını ayıklamak için birkaç gün harcadım. - I spent several days sorting through her papers.

sort
takım
sort
kabil
sort
tasnif etme

Tom, birkaç şeyi tasnif etmesi gerektiğini söyledi. - Tom said he needed to sort a few things out.

Son olarak bunu tasnif etmeni istiyorum. - I want to sort this out once and for all.

sort
(Bilgisayar) sıralar
sort
türlerine göre ayırmak
sort
{f} tasnif etmek

Bütün bagajımızı tasnif etmek uzun bir süre aldı. - It took quite a while to sort out all our luggage.

sort
sırala(mak)
sort
{f} halletmek
sort
keyifsiz
sort
türleri
sort
{i} çeşit, tür, nevi
sort
{f} çözümlemek
sort
sort sınıfla
sort
{f} sırala

O, dosyaları alfabetik olarak sıraladı. - She sorted the files in alphabetical order.

Ben onun tamamına sıralanmış olarak sahibim. - I've got it all sorted.

English - English
sort
to arrange data within a spreadsheet to a predetermined set of criteria

    Hyphenation

    to ar·range da·ta with·in a spreadsheet to a predetermined SET of cri·te·ri·a

    Turkish pronunciation

    tı ıreync deytı wîdhîn ı spredşit tı ı priditırmînd set ıv kraytîriı

    Pronunciation

    /tə ərˈānʤ ˈdātə wəˈᴛʜən ə ˈspredˌsʜēt tə ə ˌprēdēˈtərmənd ˈset əv krīˈtərēə/ /tə ɜrˈeɪnʤ ˈdeɪtə wɪˈðɪn ə ˈsprɛdˌʃiːt tə ə ˌpriːdiːˈtɜrmɪnd ˈsɛt əv kraɪˈtɪriːə/
Favorites