Search
Translation
Games
Programs
Sign up
Log In
Settings
Blog
About Us
Contact us
Account
Log In
Sign up
Settings
English
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
Online English Turkish and Multilingual Dictionary 20+ million words and idioms.
to allure, mislead, insnare, entrap
English - Turkish
Definition of
to allure, mislead, insnare, entrap
in English Turkish dictionary
Related Terms
decoy
(Askeri)
yanıltıcı
decoy
yemlik
decoy
hile
decoy
{f}
tuzağa düşür
decoy
yem
decoy
{i}
ördek tuzağı
decoy
{i}
tuzak yemi
decoy
{i}
tuzak
decoy
av hayvanlarını tuzağa düşürmekte kullanılan herhangi bir şey
decoy
{i}
çığırtkan kuş
decoy
(fiil) av yerine çekmek, tuzağa düşürmek
decoy
{i}
ayartıcı kimse
decoy
(Askeri)
SAHTE HEDEF: Düşmanın gözetleme araçlarını aldatmak veya düşman değerlendirmesini yanıltmak için kullanılan herhangi bir şahıs, cisim veya olay
decoy
{i}
tuzağa düşüren kimse
decoy
{f}
away from -den hile ile uzaklaştırmak; into -e hile ile çekmek
decoy
{f}
av yerine çekmek
decoy
{i}
tatbikat cephanesi
English - English
Definition of
to allure, mislead, insnare, entrap
in English English dictionary
{v}
decoy
to allure, mislead, insnare, entrap
Hyphenation
to allure, mislead, insnare, en·trap
Pronunciation
Resimler
Google Resimler
Bing Resimler
History
to allure, mislead, insnare, entrap
within, in; inside; in the range of
damar içi,damarın içine tesir eden
bearing the author's name; "a named..
umständlicher geht's wohl nicht!
to put something up for (at ) auction
carvings or engravings (especially on pr..
More...
Clear
Favorites
More...
Clear