to allot; to sort; to portion

listen to the pronunciation of to allot; to sort; to portion
English - Turkish

Definition of to allot; to sort; to portion in English Turkish dictionary

lot
birçok

354618 no'lu örnek cümle, Tatoeba web sitesinde birçok karışıklık yarattı. - Example sentence no. 354618 created a lot of confusion on the Tatoeba website.

Birçok İngilizce sözcük, Latince'den türemiştir. - A lot of English words are derived from Latin.

lot
{i} grup; parti (mal)
lot
{i} tic. (mal) parti
lot
film stüdyosu
lot
(Askeri) kafile
lot
behre
lot
çok miktar

Tom Mary'ye çok miktarda faydalı Fransızca öğretti. - Tom taught Mary a lot of useful French.

O, çok miktarda para katkısında bulundu. - He contributed a lot of money.

lot
üleş
lot
öbek arsa
lot
yığın
lot
talih

Sami bir piyango talihlisiydi. - Sami was a lottery winner.

lot
aynı türden eşya türkümü
lot
arsa

Tom'un tam Boston'un dışında bir sürü arsaya sahip. - Tom owns a lot of land just outside of Boston.

Güney Fransa'da dağın yamacında emeklilik evi yapmayı planladığım küçük bir arsa aldım. - I bought a small lot on the hillside in Southern France where I plan to build a retirement home.

lot
ad çekme
lot
hepsi

Çok param vardı ama hepsini harcadım. - I had a lot of money, but spent everything.

Otoparktaki arabaların üçü dışında hepsi beyazdı. - All but three of the cars in the parking lot were white.

lot
öbek
lot
Lut peygamber. Hz. Lut
lot
(Askeri) KAFİLE: Hepsi aynı şartlar altında imal edilmiş ve aynı kafile numarası verilmiş bir malzeme miktarı
English - English
lot
to allot; to sort; to portion
Favorites