to affright; to terrify

English - Turkish

Definition of to affright; to terrify in English Turkish dictionary

Related Terms

aghast

{s} ödü patlamış (Argo)

aghast

şaşırmış

aghast

{s} donakalmış

Tom'un annesi donakalmıştı. - Tom's mother was aghast.

Onun annesi donakalmıştı. - Her mother was aghast.

aghast

korkmuş

aghast

dehşet içinde

aghast

çok korkmuş

English - English

Definition of to affright; to terrify in English English dictionary

agast

aghast

Hyphenation

to affright; to ter·ri·fy