to affect (someone) strongly and often favourably

listen to the pronunciation of to affect (someone) strongly and often favourably
English - Turkish

Definition of to affect (someone) strongly and often favourably in English Turkish dictionary

impress
{f} iz bırakmak
impress
{f} etkilemek

Tom babasını etkilemek için çok çalışıyor. - Tom has been trying hard to impress his father.

Tom sadece Mary'yi etkilemek için yaptı. - Tom did it just to impress Mary.

impress
{f} sıkıştırmak
impress
kafasına sokmak
impress
etkile

Adayı her ziyaret edişimde, doğanın güzelliğinden etkilendim. - Whenever I visited the island, I was impressed with the beauty of nature.

Manzaradan derinden etkilendim. - I was deeply impressed by the scenery.

impress
tesir
impress
{f} basmak
impress
{f} aklına sokmak
impress
{f} zorlamak
impress
{f} damgalamak
impress
mühür
impress
x anlat/bas/hayran bırak
impress
iz
impress
{f} (damga) basmak
impress
damga
impress
zorla bahriye tayfası yapmak
impress
(fiil) etkilemek, baskı yapmak, iz bırakmak, basmak, damgalamak, sıkıştırmak, aklına sokmak, zorla askere almak, zorlamak, kamulaştırmak, el koymak
impress
istimlak impressment zorla alma
impress
{f} zorla askere almak
English - English
impress

You impressed me with your command of Urdu.

to affect (someone) strongly and often favourably
Favorites