English - Turkish
Definition of to adjudge, to assign by sentence in English Turkish dictionary
- award
- tazminat ödeme
- award
- resmi bir kararla vermek
- award
- (Askeri) taltif
- award
- (Kanun) tahkim kararı
- award
- ödüllendirmek
- award
- vermek
- award
- {i} ödül
Tom ödülünü almadan üç gün önce öldü.
-Tom died three days before he was to receive the award.
Başarısı için onu altın madalyayla ödüllendirdiler.
-They awarded her a gold metal for her achievement.
- award
- (Askeri) TALTİF; MÜKAFAT; ÖDÜL: Bazı başarı ve hizmetler karşılığı şahıslara ve birliklere verilen mükafat. (recognition) veya bröve (badge), özel takdirname (accolade), üstün başarı birlik sembolü (amblem), takdirname (citation), takdir (recommendation), şerit (steamer) ve gümüş şerit (silver band). 'Ayrıca bakınız: "badge", "decoration" ve "Service medal"
- award
- (Mukavele) ödül; ödül olarak vermek
- award
- (Avrupa Birliği) hüküm,karar,yargı; tazminat
- award
- (fiil) vermek (ödül); karar vermek, hükmetmek; ihale etmek
- award
- {i} karar
- award
- {i} hüküm
- award
- verilmesine hükmet
- award
- olarak vermek
- award
- {f} ihale etmek
- award
- {f} hükmetmek
- award
- (isim) ödül, mükâfat, tazminat, ödenek; karar, hüküm
Related Terms
English - English
Definition of to adjudge, to assign by sentence in English English dictionary
- {v} award
to adjudge, to assign by sentence
Hyphenation
to adjudge, to as·sign by sen·tencePronunciation
Resimler
Favorites