to act as a substitute

listen to the pronunciation of to act as a substitute
English - Turkish

Definition of to act as a substitute in English Turkish dictionary

supply
tedarik etmek
supply
tedarik

Bu su kulesi üç günlük tedariki tutar. - That water tower holds a three-day supply.

Grant, iki şehir arasındaki tedarik hatlarını kesmek istiyordu. - Grant wanted to cut the supply lines between the two cities.

supply
{i} arz

Arz ve talep arasında yakın ilişki vardır. - There is close relationship between supply and demand.

Bölgedeki savaştan dolayı petrol arzı geçici olarak kesildi. - Because of fighting in the region, the oil supply was temporarily cut off.

supply
karşılayan
supply
arz,v.sağla: n.tedarik
supply
(Ticaret) işletme malzemesi
supply
mevcut
supply
vermek
supply
sağlama jüyesi
supply
{i} ödenek
supply
{i} levazım
supply
(Avrupa Birliği) sağlamak, temin etmek, tedarik etmek
supply
{f} with (birinin ihtiyacını) karşılamak; (bir şeyi) bulup (müşteriye) ulaştırmak: He supplies us with tobacco. Tütün ihtiyacımızı karşılıyor
supply
bir makamı işgal etmek
supply
{i} sunu
supply
(Nükleer Bilimler) kaynak,arz, taahhüt
supply
{i} verme

İnternet'te hiçbir siteye gerçek adımı vermem. - I don't supply my real name to any site on the Internet.

Hiçbir İnternet sitesine gerçek adımı vermem. - I don't supply my real name to any Internet site.

supply
{f} karşılamak
supply
stok miktar
supply
gereç
English - English
supply
To act as substitute
double
to act as a substitute

    Hyphenation

    to act as a sub·sti·tute

    Turkish pronunciation

    tı äkt äz ı sʌbstıtut

    Pronunciation

    /tə ˈakt ˈaz ə ˈsəbstəˌto͞ot/ /tə ˈækt ˈæz ə ˈsʌbstəˌtuːt/
Favorites