to a great degree

listen to the pronunciation of to a great degree
English - Turkish

Definition of to a great degree in English Turkish dictionary

exceedingly
fazlasıyla
exceeding
aşkın
exceedingly
müthiş
to a degree
biraz
exceedingly
aşırı derecede

Ann aşırı derecede çikolataya düşkün. - Ann is exceedingly fond of chocolate.

Marie aşırı derecede kızardı, başını indirdi ve hiç karşılık vermedi. - Marie blushed exceedingly, lowered her head, and made no reply.

exceedingly
çok
to a degree
bir ölçüde
exceeding
olağanüstü
exceeding
ölçüsüz
exceeding
aşırı

Ann aşırı derecede çikolataya düşkün. - Ann is exceedingly fond of chocolate.

O, soğuğa aşırı duyarlıdır. - She is exceedingly sensitive to the cold.

exceedingly
son derece

Onun son derece iyi gittiğini düşünüyordum. - I thought that went exceedingly well.

Seninle son derece gurur duyuyoruz. - We're exceedingly proud of you.

to a degree
bir noktaya kadar
to a degree
bir dereceye kadar

Ben, bir dereceye kadar sizinle aynı fikirdeyim. - I agree with you to a degree.

to a degree
birazcık
English - English
{a} ıntensely
{a} exceeding
{a} ıntensively
{a} exceedingly
something terrible
to a degree
to a large extent, to a great extent
to a great degree

    Hyphenation

    to a great de·gree

    Turkish pronunciation

    tı ı greyt dîgri

    Pronunciation

    /tə ə ˈgrāt dəˈgrē/ /tə ə ˈɡreɪt dɪˈɡriː/
Favorites