Turkish - English
Definition of tiran in Turkish English dictionary
- tyrant
In 508BC, the ruler of Athens, Cleisthenes established ostracism to prevent the appearance of a tyrant.
-Milattan önce 508 yılında , Atina hükümdarı Kleistenes bir tiran görünümünü önlemek için sürgün kurdu.
We will not bend to the will of a tyrant.
-Biz tiranın isteğine boyun eğmeyeceğiz.
- tyrannic
- despot
- tyrannical
English - English
Definition of tiran in English English dictionary
- {i} strait located between the Gulf of Aqaba and the northern Red Sea; male first name
- Tiran straits
- channel of water in the Suez canal which provides passage into the Port of Eilat (captured by Israel in the Six Day War)
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of tiran in Turkish Turkish dictionary
- Siyasi gücü zorla ele geçiren, onu kötüye kullanan
- Eski Yunan'da siyasal gücü zorla ele geçiren, onu kötüye kullanan kimse
- Acımasız, gaddar, despot
- despot
- TİRAN
- (Hukuk) Acımasız,gaddar;zorba hükümdar