tiksinti

listen to the pronunciation of tiksinti
Turkish - English
disgust

He refused the food with disgust. - Yemeği tiksinti ile reddetti.

abhorence
aversion
disgust, revulsion, repulsion
revulsion, nausea, utter distaste, repugnance
repugnance
revulsion
gorge
squeamish
tiksinti duymak
hold in execration
Turkish - Turkish
Tiksinme işi, tiksinme, nefret: "Halktan insanlara duyduğu tiksintiyi bu hastalığına bağlamak gerekir."- A. Ş. Hisar
Tiksinmek işi, tiksinme, nefret
tiksinti
Favorites