thin, scattered here and there

listen to the pronunciation of thin, scattered here and there
English - Turkish

Definition of thin, scattered here and there in English Turkish dictionary

sparse
seyrek

Tom seyrek şekilde döşenmiş bir dairede çok basit bir hayat yaşıyor. - Tom lives a very simple life in a sparsely furnished apartment.

Yeni Zelanda nasıl bir yerdir? Avustralya kadar seyrek nüfuslu mudur? - What's New Zealand like? Is it as sparsely populated as Australia?

sparse
kıtlık
sparse
sparsityseyreklik
sparse
sparselyseyrek seyrek sparseness seyreklik
sparse
{s} aralıklı
English - English
{a} sparse