there is no point in trying to argue with them.
Japon edebiyatını ona tanıtmaya çalışmanın bir faydası yok.
- There is no point in trying to introduce Japanese literature to him.
Artık bunu inkar etmenin bir faydası yok.
- There's no point in denying it anymore.
Zevkler üzerine tartışmanın hiçbir anlamı yok.
- There's no point in arguing over tastes.
Hastaymış gibi yapmanın anlamı yok.
- There is no point in pretending to be sick.