the year the publication was published

listen to the pronunciation of the year the publication was published
English - Turkish

Definition of the year the publication was published in English Turkish dictionary

year
sene

Bu, bizim geçen sene kaldığımız oteldir. - This is the hotel where we stayed last year.

Babası geçen sene ölmüş. - His father died last year.

year
{i} yıl

Geçen yıl Londra'ya gittik. - We went to London last year.

O üç yıldır Japonya'da. - He has been in Japan for three years.

year
{i} yaş

Sam Tom'dan iki yaş küçük. - Sam is two years younger than Tom.

Benim babam sadece on beş yaşında. - My father is only fifteen years old.

year
her zaman

Tom son iki yıldır para çalıyordu ve Mary bunu her zaman biliyordu. - Tom was stealing money for the last two years, and Mary knew it all the time.

Her zaman gelecek yıl vardır. - There's always next year.

year
daima

Ruslar Fransız yollarını kopyalar, ancak daima elli yıl sonra. - The Russians copy the French ways, but always fifty years later.

year
bir gezegenin güneş etrafinda döndüğü müddet
year
ihtiyarlık
year
zaman

Geçen yıl yaklaşık bu zaman çok fazla kar vardı. - We had a lot of snow about this time last year.

İskoçyalı ve en az on iki yıllık değilse, o zaman viski değildir. - If it's not from Scotland and it hasn't been aged at least twelve years, then it isn't whisky.

year
year after year her sene
year
year in year out seneden seneye daima
year
(Askeri) yıl Z

İlk birkaç yıl zordu. - The first few years were difficult.

Boston geçen yıl ziyaret ettiğim şehirlerden sadece biri. - Boston is just one of the cities I visited last year.

year
year by year seneden seneye
year
a year and a daybir sene bir gün
English - English
year
the year the publication was published

    Hyphenation

    the year the pub·li·ca·tion was published

    Turkish pronunciation

    dhi yîr dhi pʌblîkeyşın wız pʌblîşt

    Pronunciation

    /ᴛʜē ˈyər ᴛʜē ˌpəbləˈkāsʜən wəz ˈpəbləsʜt/ /ðiː ˈjɪr ðiː ˌpʌblɪˈkeɪʃən wəz ˈpʌblɪʃt/
Favorites