English - Turkish
Definition of the whole country in English Turkish dictionary
- the country
- kent dışındaki yerler, kırsal bölgeler, taşra
- the country
- şehir dışı
- the country
- kırsal bölge
- the country
- kent dışındaki yerler
- the country
- kır
Kırsaldaki yürüyüşünden sonra yorgun hissettiği için şekerleme yaptı.
-Feeling tired after his walk in the country, he took a nap.
Tom'un niçin kırsal alanda yaşamayı tercih ettiğini düşünüyorsun?
-Why do you think Tom prefers living in the country?
- the country
- ülke
O, sürekli olarak ülkeyi terk edeceğini söylüyor.
-He says he is leaving the country for good.
Ebeveynlerimin her ikisi de ülkede yetiştirildiler.
-Both of my parents were brought up in the country.
- the country
- kent dışı
Related Terms
the whole country
Hyphenation
the whole coun·tryTurkish pronunciation
dhi hōl kʌntriPronunciation
/ᴛʜē ˈhōl ˈkəntrē/ /ðiː ˈhoʊl ˈkʌntriː/
Resimler
History
Favorites