Güneş enerjisi geleceğin yöntemidir.
- Solar power is the way of the future.
Bir hırsızın yöntemini sadece bir hırsız bilir.
- Only a thief knows the ways of a thief.
Bir dil öğrenmenin geleneksel yolu olsa olsa birinin görev duygusunu tatmin edebilir ama o bir sevinç kaynağı olarak hizmet edemez. Ayrıca muhtemelen başarılı olmayacaktır.
- The traditional way of learning a language may satisfy at most one's sense of duty, but it can hardly serve as a source of joy. Nor will it likely be successful.
Sibirya yoluyla Avrupa'ya gitti.
- He went Europe by way of Siberia.
Tom bunu yapma şeklini seviyor.
- Tom likes the way you do that.
Ben senin rol yapma şeklini beğenmiyorum.
- I don't like the way you're acting.
... Nothing else gets in the way of that. ...
... it is purely hypothetical by way of example, and not a thing that I think we should do. ...