English - Turkish
Definition of the two tables of the law in English Turkish dictionary
- testimony
- tanıklık
O güçlü bir tanıklık yaptı.
-He gave a powerful testimony.
- testimony
- {i} şahitlik
- testimony
- {i} şahadet
- testimony
- kanıt/ifade
- testimony
- ifade
Leyla'nın ifadesi mahkemeyi şok etti.
-Layla's testimony shocked the court.
Leyla'nın çelişkili ifadesi mahkemeyi şaşırttı.
-Layla's conflicting testimony confused the court.
- testimony
- ispat
- testimony
- {i} kanıt, delil
- testimony
- {i} ifade verme
- testimony
- {i} vahiy
- testimony
- leh veya aleyhte tanıtlama
Related Terms
English - English
Definition of the two tables of the law in English English dictionary
- testimony
the two tables of the law
Turkish pronunciation
dhi tu teybılz ıv dhi lôPronunciation
/ᴛʜē ˈto͞o ˈtābəlz əv ᴛʜē ˈlô/ /ðiː ˈtuː ˈteɪbəlz əv ðiː ˈlɔː/
Resimler
Favorites