the throwing of a heavy stone, shot, etc

listen to the pronunciation of the throwing of a heavy stone, shot, etc
English - Turkish

Definition of the throwing of a heavy stone, shot, etc in English Turkish dictionary

putting
hafifçe vur/koy
putting
{f} koy

Hayallerinize paramı koymakla ilgilenmiyorum. - I have no interest in putting my money into your dreams.

Web sayfana bizim şirketin web sitesi ile ilgili bir link koyar mısın? - Would you mind putting a link on your web page to our company's web site?

putting
koyarak

O kili ateşe koyarak sertleştirdi. - He hardened clay by putting it into a fire.

Her şeyi bir tekneye koyarak riske atmayın. - Don't risk putting everything in one boat.

putting
{i} yerleştirme

Arşivlerimizin sistematik bir sınıflandırmasını yerleştirmek büyük bir zaman tasarrufu olabilir. - Putting in place a systematic classification of our archives could be a great time saver.

putting
koyuyor

Bebeğimi yatağa koyuyorum. - I am putting my baby into the bed.

Bence çok fazla şeker koyuyorsun. - I think you're putting in too much sugar.

English - English
putting
the throwing of a heavy stone, shot, etc
Favorites