Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

the term applied to copy which is to be reproduced

listen to the pronunciation of the term applied to copy which is to be reproduced
English - Turkish

Definition of the term applied to copy which is to be reproduced in English Turkish dictionary

original
{i} orijinal

Orijinal plan hakkında ne düşünüyorsun? - What do you think of the original plan?

Tondaki ince farklar orijinali fotokopiden ayırt eder. - Subtle differences in tone discriminate the original from the copy.

original
{i} asıl

Bu arazi on yıllar önce asıl sahibinden kamulaştırılmıştır. - This land was expropriated from its original owner decades ago.

Normanlar asıl dillerini bıraktılar. - The Normans abandoned their original language.

original
kopya olmayan
original
başlangıç

Başlangıçta, Abraham Lincoln Afrika'ya ve Karayiplere sınır dışı edilecek tüm köleleri istedi. - Originally, Abraham Lincoln wanted all slaves to be deported to Africa or the Caribbean.

Ben başka bir iş yapmak için başlangıçta işe alındım. - I was hired originally to do another job.

original
hamıdan seçilen
original
özüne mahsus
original
gayriadi
original
{s} esas
original
{s} ilk, asıl: Who was the original owner of this car? Bu arabanın ilk sahibi kimdi?
original
aslı

Şu an Helsinki'de yaşıyorum ama aslında Kuopioluyum. - I now live in Helsinki, but I'm originally from Kuopio.

Cadılar Bayramı aslında bir Kelt festivaliydi. - Halloween was originally a Celtic festival.

original
(isim) orijinal, asıl, asıl nüsha, orijinal kimse, ilginç tip, özgün canlı
original
müsvedde
original
{i} ilginç tip
original
menşe
original
{s} el değmemiş
original
özgün, orijinal özgün
original
{s} yaratıcı

Şimdi yaptığım iş yaratıcılık gerektirir. - The work I'm doing now requires originality.

original
orij

Orijinal plan hakkında ne düşünüyorsun? - What do you think of the original plan?

Tondaki ince farklar orijinali fotokopiden ayırt eder. - Subtle differences in tone discriminate the original from the copy.

original
{i} özgün canlı
English - English
original
the term applied to copy which is to be reproduced

    Hyphenation

    the term ap·plied to co·py which I·s to be re·pro·duced

    Turkish pronunciation

    dhi tırm ıplayd tı käpi hwîç îz tı bi riprıdust

    Pronunciation

    /ᴛʜē ˈtərm əˈplīd tə ˈkäpē ˈhwəʧ əz tə bē ˌrēprəˈdo͞ost/ /ðiː ˈtɜrm əˈplaɪd tə ˈkɑːpiː ˈhwɪʧ ɪz tə biː ˌriːprəˈduːst/
Favorites