Duvarı resimlerle süsledi.
- She decorated the wall with pictures.
Tom süslenmiş bir savaş kahramanı.
- Tom is a decorated war hero.
O, iç dekorasyon eğitimi aldı.
- He studied interior decoration.
Ev dekore ederek tatili geçirdim.
- I spent the holidays decorating the house.
Marie, annesinin Noel ağacını süslemesine yardımcı oldu.
- Marie helped her mother decorate the Christmas tree.
Balonlarla süslemeyi severim.
- I love to decorate with balloons.