the state or emotion of being sad

listen to the pronunciation of the state or emotion of being sad
English - Turkish

Definition of the state or emotion of being sad in English Turkish dictionary

sadness
{i} hüzün

Gözlerin hüzün doluydu. - Your eyes were full of sadness.

Onun yüzü öfkeden daha ziyade tiksinme ve hüzün yansıtıyor. - Her face reflects disgust and sadness, rather than anger.

sadness
{i} üzüntü

Üzüntüsünü yenmesi için ona yardım etti. - She helped him overcome his sadness.

Tom üzüntüsünü gizleyemedi. - Tom was unable to conceal his sadness.

sadness
üzgünlük
sadness
keder

Mutluluk ve keder sadece bir süre boyunca devam eder. - Happiness and sadness only last for a time.

Gözleri keder doluydu. - Their eyes were full of sadness.

sadness
teessüf
sadness
neşesizlik
sadness
gam
English - English
sadness
the state or emotion of being sad

    Hyphenation

    the state or e·mo·tion of be·ing sad

    Turkish pronunciation

    dhi steyt ır îmōşın ıv biîng säd

    Pronunciation

    /ᴛʜē ˈstāt ər əˈmōsʜən əv ˈbēəɴɢ ˈsad/ /ðiː ˈsteɪt ɜr ɪˈmoʊʃən əv ˈbiːɪŋ ˈsæd/
Favorites