the state of the atmosphere at a specific time and place

listen to the pronunciation of the state of the atmosphere at a specific time and place
English - Turkish

Definition of the state of the atmosphere at a specific time and place in English Turkish dictionary

weather
{f} (güçlük, tehlike v.b.'ni) atlatmak/savuşturmak
weather
hava tesirlerine karşı dayanmak
weather
havaya göstermek
weather
rahatsız

Sıcak havadan rahatsız olmam. - I don't mind hot weather.

weather
fırtına

Meteoroloji uzmanı bir fırtınanın geldiğini söylüyor. - The weatherman says a storm is coming.

Bu fırtınalı havanın devam etmeyeceğini umuyorum. - I hope this stormy weather won't go on.

weather
hava etkisine tutmak
weather
tehlikeyi bertaraf etmek
weather
yalpalamak
weather
hava etkisi
weather
çatlatmak
weather
hava

Hava hakkında konuşmak istemiyorum. - I don't want to talk about the weather.

Hava sıcaktı. Ve hava oldukça nemliydi. - The weather was hot. And pretty humid.

weather
{f} kurutmak
weather
{f} havalandırmak
weather
(fiil) havalandırmak, kurutmak, rengi solmak
weather
(Askeri) meteoroloji X
weather
meyil vermek
weather
hava tesiriyle değişmek
weather
(isim) hava, hava durumu
weather
{f} güneş, yağmur
English - English
weather
the state of the atmosphere at a specific time and place

    Hyphenation

    the state of the at·mos·phere at a spe·cif·ic time and place

    Turkish pronunciation

    dhi steyt ıv dhi ätmısfîr ät ı spısîfîk taym ınd pleys

    Pronunciation

    /ᴛʜē ˈstāt əv ᴛʜē ˈatməˌsfər ˈat ə spəˈsəfək ˈtīm ənd ˈplās/ /ðiː ˈsteɪt əv ðiː ˈætməˌsfɪr ˈæt ə spəˈsɪfɪk ˈtaɪm ənd ˈpleɪs/
Favorites