Search
Translation
Games
Programs
Sign up
Log In
Settings
Blog
About Us
Contact us
Account
Log In
Sign up
Settings
English
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
Online English Turkish and Multilingual Dictionary 20+ million words and idioms.
the state of existing in reality; having substance
English - Turkish
Definition of
the state of existing in reality; having substance
in English Turkish dictionary
Related Terms
subsistence
geçim
subsistence
var oluş
subsistence
birini geçindiren şey
subsistence
(Felsefe)
kalıcılık
subsistence
(Askeri)
iaşe
subsistence
varlık
subsistence
mevcut
subsistence
{i}
nafaka, geçimlik
subsistence
(isim) varlık, varoluş, yaşamını sürdürme, geçim, geçim parası, geçinip gidecek kadar gelir, nafaka, harcırah, askerlere verilen yiyecek ve kalacak yer
subsistence
(Askeri)
YİYECEK VE YEM: Askeri personel ve hayvanları beslemeye mahsus ve bu maksatla kullanılan erzak, gıda maddeleri
subsistence
{i}
geçim parası
subsistence
{i}
nafaka
subsistence
subsistentvar olan
subsistence
{i}
askerlere verilen yiyecek ve kalacak yer
subsistence
{i}
varoluş
subsistence
{i}
birini geçindiren şey; ekmek kapısı; birini kıt kanaat geçindiren şey
subsistence
{i}
yaşamını sürdürme
subsistence
{i}
geçinip gidecek kadar gelir
English - English
Definition of
the state of existing in reality; having substance
in English English dictionary
subsistence
the state of existing in reality; having substance
Hyphenation
the state of existing in reality; ha·ving sub·stance
Pronunciation
Resimler
Google Resimler
Bing Resimler
History
the state of existing in reality; having..
besini olmayan, yeterli besin alamayan, ..
a form of common or public prayers
of a plant, having four leaves
river water level
More...
Clear
Favorites
More...
Clear