Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
English - Turkish
Definition of the state of being established, founded, and the like; fixed state in English Turkish dictionary
- establishment
- kuruluş
- establishment
- {i} kurum
- establishment
- tesis etme
- establishment
- tesis
- establishment
- (Askeri) KURULUŞ: Bir faaliyet grubu olarak kurulmuş, personel ve malzemesi ile birlikte bir tesis
- establishment
- (Sosyoloji, Toplumbilim) düzen
- establishment
- iş
Bu şirket hem turistlerden hem de iş adamlarından müşteri çekiyor.
-This establishment attracts a clientele of both tourists and businessmen.
- establishment
- {i} kurma
- establishment
- hukumetin kiliseyi resmen tanıması
- establishment
- {i} şirket
Bu şirket hem turistlerden hem de iş adamlarından müşteri çekiyor.
-This establishment attracts a clientele of both tourists and businessmen.
- establishment
- muessese mağaza
- establishment
- (Avrupa Birliği) yerleşme, kuruluş
- establishment
- {i} birlik
- establishment
- the Establishment ileri gelenler
- establishment
- (isim) kurum, kuruluş, şirket, kadro, birlik, resmi kilise, kurma
- establishment
- evlilik veya hayatta güven verici bir durum
- establishment
- {i} tespit etme; tespit edilme
Related Terms
English - English
Definition of the state of being established, founded, and the like; fixed state in English English dictionary
- establishment
the state of being established, founded, and the like; fixed state
Hyphenation
the state of be·ing established, founded, and the like; fixed statePronunciation
Resimler
History
Favorites