the sole of the foot

listen to the pronunciation of the sole of the foot
English - Turkish

Definition of the sole of the foot in English Turkish dictionary

plant
{f} dikmek (bitki)
plant
bitkilendirmek
plant
(Tıp) plant
plant
yerleştirmek (bomba vb)
plant
(çalınan ya da yasak bir şeyi) kiminse üzerine saklayıp onu suçlu göstermek
plant
demirhane
plant
{i} bitki

Bitkilerinle konuşur musun? - Do you talk to your plants?

Bitkiler olmasaydı, biz yaşayamazdık. - If it were not for plants, we wouldn't be able to live.

plant
Casus

The new guy turned out to be a plant.

plant
Bir tesisiste üretilip, paketlenmiş (plant mılk)
plant
{i} argo hile, oyun, tuzak
plant
{i} bitki, ot
plant
(isim) bitki, dikme, tesis, işletme, fabrika, malzemeler, demirbaş, dolandırıcılık, hile, ihbarcı, fidan
plant
atelye
plant
{f} ekmek

Öncelikle bütün bu tohumları ekmek zorundayız. - First of all, we have to plant all these seeds.

Nisan ayı sebze tohumlarınızın çoğunu ekmek için en iyi zamandır. - April is the best time to plant most of your vegetable seeds.

plant
{i} fabrika

Boston'da bir fabrikamız var. - We have a plant in Boston.

Ham petrol bu fabrikada arıtılır. - Crude oil is refined at this plant.

plant
{i} seyircilerin arasında oturup rol yapan
plant
hile oyun
plant
{i} teçhizat
plant
(fiil) dikmek, ekmek, koymak, yeşillendirmek, ağaçlandırmak, kurmak, dikmek (bitki), ağaç olmak, kök salmak, aşılamak (fikir), indirmek, yapıştırmak, çarpmak, vurmak, adam koymak, saklamak, gizlemek, yüklemek, yutturmak, bırakmak
English - English
plant
planta
the sole of the foot

    Turkish pronunciation

    dhi sōl ıv dhi fût

    Pronunciation

    /ᴛʜē ˈsōl əv ᴛʜē ˈfo͝ot/ /ðiː ˈsoʊl əv ðiː ˈfʊt/
Favorites