Irak'ın Amerikan istilası ülkeyi harap, parçalanmış ve beş parasız bıraktı.
- The American invasion of Iraq left the country devastated, fragmented and broke.
Seninle gitmek istiyorum ama beş parasızım.
- I'd like to go with you, but I'm broke.
O ayın sonunda her zaman züğürttür.
- He's always broke at the end of the month.
Tom ayın sonuna kadar her zaman züğürt.
- Tom is always broke by the end of the month.
Meteliksiz olduğunu düşündüm.
- I thought you were broke.
Tom Mary'nin meteliksiz olduğunu söyledi.
- Tom said Mary was broke.
Düşen at boynunu kırdı.
- The horse broke its neck when it fell.
Kayak yaparken bacağını kırdı.
- He broke his leg skiing.
He was broke and rendered unfit to serve His Majesty at sea.