Dün hava bugünkünden daha soğuktu.
- It was colder yesterday than today.
Bu soğuk değil, sıcak.
- This is hot, not cold.
Çok üşümüş hissetmiyorum.
- I don't feel too cold.
Onlar gerçekten üşümüştü.
- They were really cold.
Lütfen nezle olmayın!
- Please don't be cold!
Anne yataktadır. O nezle olmuş.
- Mother is in bed. She caught a cold.
Tom üşümekten hoşlanmıyor.
- Tom doesn't like to be cold.
Soğuk algınlığını atlatmalısın.
- You should recover from your cold.
O, soğuk algınlığına kolayca yakalanır.
- She catches colds easily.
Hava daha da soğumuş gibi görünüyor.
- It seems to have gotten colder.
Üşümediğine emin misin?
- Are you sure you're not cold?
Tom üşümediğini söyledi.
- Tom said that he wasn't cold.