English - Turkish
Definition of the receiving unit for broadcast am or fm signals in English Turkish dictionary
- radio
- telsiz
Neden telsizle yardım istemedin?
-Why didn't you radio for help?
Geminin kaptanı telsiz operatörüne imdat sinyali göndermesini emretti.
-The ship's captain ordered the radio operator to send a distress signal.
- radio
- radyo
Lütfen radyoyu açar mısın?
-Could you please turn the radio on?
Radyo, Marconi tarafından icat edilmiştir.
-The radio was invented by Marconi.
- radio
- telsizle (haber) göndermek
- radio
- ünalgı
- radio
- {i} telsiz telgraf/telefon
- radio
- telsiz telgraf veya telefonla gelen haber
- radio
- (fiil) radyodan yayınlamak, telsizden yayınlamak, röntgen çekmek, radyografi yapmak, radyoterapi uygulamak, ışın tedavisi uygulamak
- radio
- {f} radyografi yapmak
- radio
- radyo alıcı veya vericisi
- radio
- (Tıp) Radyo veya radyum (röntgen) kuvvetiyle yayılan
- radio
- radyo telsiz telgraf veya telefon
- radio
- {i} telsizle gelen haber
- radio
- {f} radyodan yayınlamak
- radio
- {f} telsizden yayınlamak
- radio
- {i} telgraf (telsiz)
- radio
- {f} -i radyo ile yayımlamak
- radio
- radyo ile yayımlamak
- radio
- radyoda kullanılan
- radio
- {f} radyoterapi uygulamak
Related Terms
English - English
Definition of the receiving unit for broadcast am or fm signals in English English dictionary
- radio
the receiving unit for broadcast am or fm signals
Hyphenation
the re·cei·ving Unit for broad·cast A·m or fm signalsTurkish pronunciation
dhi risivîng yunıt fôr brôdkäst äm ır efem sîgnılzPronunciation
/ᴛʜē rēˈsēvəɴɢ ˈyo͞onət ˈfôr ˈbrôdˌkast ˈam ər ˈeˈfem ˈsəgnəlz/ /ðiː riːˈsiːvɪŋ ˈjuːnət ˈfɔːr ˈbrɔːdˌkæst ˈæm ɜr ˈɛˈfɛm ˈsɪɡnəlz/
Resimler
Favorites